Sünnet, islam dininde Peygamber’in yapılmasını istediği için sünnet olarak adlandırılan, çeşitli toplumlarda yaygın olarak uygulanan cerrahi bir girişimdir.
Erkek çocuklarında penis glansını örten derinin belirli bir şekil ve ölçüde kesilmesi olarak uygulanır. Sünnet’in faydaları halen tartışmalı olmakla birlikte kesin olarak tespit edilmiş olanlar:
- Sünnetli erkek çocuklarında idrar yolu iltihaplanması daha az gözlenir.
- Penis kanseri sadece sünnet olmayan erkeklerde gözlenir.
- Bulaşıcı hastalıklar sünnet olmayan erkeklerde daha sıktır.
- Kadınlarda rahim kanseri riskini azaltır.
Ülkemizde sünnet dini ve sosyal bir istek olup tüm erkek çocuklarında yaygın olarak uygulanmaktadır. Aile için sünnet töreni yapılması zevkli ve gururlu bir olay, manevi bir mutluluk olarak kabul edilmektedir. Çocuk açısından ise sünnet, arkadaşları arasında statü kazanmak açısından önemli bir olaydır.
Sünnet Ne zaman Yapılmalıdır? Sünnet Yaşı kaç olmalı?
Sünnet genellikle ergenlik çağı öncesi yapılmaktadır. Son zamanlarda yeni doğan (ilk 2 haftalık) bebeklerde cerrahi işlemin kolaylığı, bebekte yara iyileşmesinin çabuk olması, sünnet sonrası bakımın kolaylığı ve psikolojik travma oluşturmaması nedeniyle en ideal yaş olarak kabul edilmektedir. Ancak benim gözlemlerime göre anatomik açıdan dolayı ve çok önemli bir sorun olmadığı sürece ilk bir aydan sonra sünnet yapılması daha doğru bir seçenektir.
Her yaşta sünnet yapılabilmekle beraber 2- 4 yaş arası çocuklarda kimlik gelişimi, ben merkeziyetçi ve uyumsuz olmaları nedeniyle zorunlu olmadıkça sünnet yapılmamalıdır.
Sünnet Sonrası Nelere Dikkat edilmeli → Tıkla
Sünnet’te prensipler
Her çocuk yapılacak işlem hakkında bilgilendirilmeli ve bu işlemi kabul edip etmeme hakkına sahip olmalıdır. Sünnette önemli olan, çocuğa yapılacak cerrahi işlemin mümkün olduğunca psikolojik travma oluşturmadan, hijyenik şartlara uygun ve problemsiz yapılmasıdır. Günümüzde sünnet’in anatomik, fizyolojik, psikolojik açılardan bilgisi olmayan kişiler tarafından, uygun olmayan yerlerde ve koşullarda yapılmasının kabul edilebilir hiç bir gerekçesi olamaz. Sünnet ne kadar basit görülse de önemli bir cerrahi girişimdir. Bu nedenle sünnet yapılan yer ve aletlerde sterilizasyon, asepsi,antisepsi gibi tanımladığımız mikrop içermeyen ortam sağlanması zorunludur.
PEYGAMBER SÜNNETİ Nedir?
Halk arasında yaygın olarak bilinen “Peygamber sünneti” veya “Yarım sünnet” tıp dilinde “Hipospadias” olarak adlandırılır. Bu sorunla dünyaya gelen çocuklara mutlaka cerrahi müdahale yapılmalı (özellikle 1 yaşına kadar) ve cerrahi işlem öncesi kesinlikle sünnet yapılmamalıdır. Hipospadiaslı çocuklar, ileride kısırlık sorunu ile de karşı karşıya kalabilecekleri için, erken tan ile doğru tedavi uygulanmalıdır. Hipospadias doğumsal bir anomalidir (hastalıktır) ve en önemli belirtileri şöyledir:
- İdrar kanalının penisin alt yüzünde ve daha geride olması.
- Penis başının eğri olması.
- Sünnet derisinin penis başının alt yüzünde oluşmaması.
- Ereksiyon sırasında penisin aşağıya doğru kıvrılması.
- Hipospadias’lı çocukların karşıya doğru idrarını yapamamaları nedeniyle, idrar yaparken oturmak zorunda olmaları.
Sünnet sonrası neler olabilir?
İşin uzmanı olmayan kişilerce yapılan sünnetlerde oluşabilecek sorunları şu şekilde özetleyebiliriz:
- KANAMA: Normal veya kan hastalığı olan çocuklarda uygun olmayan tekniklerle yapılan sünnetlerde ya da sünnet sonrası travmayı takiben gözlenir. Normal çocuklarda ikinci bir cerrahi işlem yeterli iken, kan hastalığı olan çocuklarda bazen çok geç kalınabilinir.
- ŞEKİL BOZUKLUĞU: Uygun olmayan teknik ya da işin uzmanı olmayan kişilerin yaptığı sünnetlerde gözlenir. Şekil bozukluğu kabul edilebilir sınırlarda ya da aile ve çocuğu rahatsız etmeyecek düzeylerde ise adolesan çağına kadar beklenir. Adolesan çağı sonrası şekil bozukluğu azalmamış yada kaybolmamışsa tekrar sünnet gerekir.
- KALICI SAKATLIK: Aşırı doku kaybı yada koter ile aşırı yanık olmuş ise gözlenir. Çeşitli estetik ameliyatlarla kısmen düzeltilme yapılabilse de fonksiyon kayıpları düzelmez.
- KÖTÜ NEDBE DOKUSU: Yara uçları dikilmeyip kendi kendine iyleşmeye bırakılmış çocuklarda gözlenir.
- ENFEKSİYON, BULAŞICI SARILIK: Özellikle toplu sünnetlerde, asepsi, antisepsi kurallarını bilmeyen kişilerin yaptığı sünnetlerden sonra gözlenir.
- TAM PENİS KAYBI
Yukarıda görüldüğü gibi bu liste daha da uzayabilmektedir. Sünnet bir ameliyattır ve ameliyat gibi yapılmalıdır. Asla hafife alınmamalıdır, çünkü ürkütücü ve çocuğunuzun hayat boyu taşıyabileceği sorunlar oluşturabilmektedir. Sünnet evde, sokakta, düğün salonunda itiş kakış halinde yapılamaz. Önce çocuk, cerrahi girişim öncesi psikolojik olarak hazırlanmalıdır.
Çocuk ile iletişim kurulduktan sonra sünnet derisi özenle çıkarılıp, damarları bağlanıp, yara kendi kendine emilen dikişlerle kapatılmalıdır.
Bu şekilde yara iyileşmesi sorunsuz ve daha hızlı olmaktadır. Toplumumuz son yıllarda özellikle medya ve iletişim araçlarının artması ile sünnetin ciddiyetini giderek kavramıştır. Bununla beraber bazı ailelerin, sünnet düğününü en güzel yerde ama esas önemli olması gereken cerrahi işlemi ehliyetsiz kişilerce uygun olmayan şartlarda yaptırılmasının kabul edilebilir bir gerekçesi olamaz.
Op.Dr.Ertan BEYATLI /Genel Cerrahi Uzmanı